22 Aralık 2015 Salı

- SANAT İLE SANATÇI ARASINDAKİ İLİŞKİ -

                                   - SANAT İLE SANATÇI ARASINDAKİ İLİŞKİ -

   Benim düşüncelerime göre , sanatçının yaptığı sanat eseri, sanatçının hayatı kendi açısından nasıl bakıyorsa o açıyı bize anlatmaya yöneliktir. Yapılan eser sanatçının dünyasını betimler. Sanatçının eseri sanatçının dili gibidir. Söylemek istediklerini yansıtır.

   Sanatçıyı tanımak için ise sanatçının eserlerini okur , seyreder veya gözlemleriz. Burada bahsedilen sanatçının sanatçının kişiliğinin ortaya çıkmasıdır. Zaten sanatçıların düşünceleri ve duyguları onların aynalarıdır. Sanatçıyı kendi sanat eseriyle bir tutulduğuna inanıyorum ve sanatçının her bir eserinde mesaj verdiğini düşünüyorum.


   Gerçek bir sanatçı, eserini kendisi gibi tanımlamalıdır. Yani eserinde biz sanatçının kendisini görmeliyiz. Sanatçı eserinde bize duygularını ve sanatçı kişiliğini göstermelidir.


16 Aralık 2015 Çarşamba

SANAT İÇİN DENİLENLER

                                                   - SANAT İÇİN DENİLENLER -

   Kant'a göre; Sanatın kendi dışında , hiçbir amacı yoktur. Onun tek amacı kendisidir. Güzel sanatı ancak deha yaratabilir.

   Hegel'e göre; Sanattaki güzellik doğadaki güzellikten üstündür. Sanat, insan aklının ürünüdür. Kendisine doğanın taklidinden başka amaç bulmalıdır. 


   Marks'a göre; Yaratıcı eylem, insanın ve doğanın karşılıklı etkileşiminin bir aşamasıdır. Bu, toplumsal bir karakter taşır. Sanat, yaşamı insanileştiren bir olgudur. Araştırıcı, yaratıcı, çok yönlü tümel insana ulaşma çabası içinde sanatlar gelişebilir.

   B. Croce; Güzelliğin yerine anlatımı öne çıkarır. Sanat, sezginin ve anlatımın birliğidir. Bireysel ve teorik bir etkinliktir. Doğa, sanatçının yorumu ile güzel olabilir. 

   Sonuç olarak Sanat, hayal gücü ister ve bu basit bir olanak değildir. Sanatçı, zekası ve sezgileriyle çağının önünde giden biri olduğu için, gerçek sanatın anlayan kişi sayısı azdır. Sanatı anlamak ve kavramak için çaba gerekmektedir. 

KANT ile ilgili görsel sonucu
                                                                    
                                                                                                      
        

14 Aralık 2015 Pazartesi

SANATIN HİSSİYATI

                                                        - SANATIN HİSSİYATI -

   Sanat, insana özgü duygu ve düşüncülerini dışarı vurmasında yardımcı olan en büyük etkendir. Kişi duygu ve düşüncülerini sanat ile ifade edebilir. Bu nedenle sanat benim için bir iletişim yoludur. Çünkü insanlar bazen kendilerini düzgün ifade edemezler ama en küçük örnekden bir şarkı sözü veya çizilen bir eser neyin ne olduğunu gösterebilir. Sanatçılarda böyle yapmazlar mı zaten ?

   Aslında çoğu sanatçılar, eseri oluşturacağı an hislerinin verdiği ilham ile eseri tamamlarlar. Buna dayanarak , ben asıl sanatçıların düşünce ve hislerinin çok kuvvetli olduğunu düşünüyorum. Sanatçı söylediği şarkının, çizdiği resmin, çaldığı notanın hissini karşıdakine vermelidir. Karşısındaki ise bu sanatçının verdiği hissi algılayabilmelidir.


   Örneğin, üzgün görünen bir çocuk resmine baktığınızda içinizdeki hisler acıyı çağrıştırır. Lakin mutlu bir çocuk resmine baktığınızda içinizdeki hisler neşeden ibarettir ya da romantik müzik çalan bir sanatçı o an karşısındaki kişiye aşkı hissetirir ama tasavvuf  müziği çalan bir sanatçı kişide din sevgisini uyandırır. Sanatçının eseri duyguyu belirtmelidir.

   Hisler , duygu ve düşünceler bir sanat eserinin oluşmasında büyük öneme sahiptir. Sanatçı hissederek eserini oluşturmalıdır ki, karşısındaki kişi bu ruhu tadabilsin. Sanatın aslı duygular ve düşüncelerden ibarettir.